Nüfus kayıtlarında yer alan doğum tarihinin gerçeği yansıtmaması, kişilerin eğitim, askerlik, evlilik, emeklilik gibi hayatlarının birçok önemli aşamasında ciddi mağduriyetler yaşamasına neden olabilir. İşte bu noktada, kimlikteki doğum tarihinin mahkeme kararıyla gerçeğe uygun hale getirilmesi için açılan davaya yaş düzeltme davası veya yaş tashihi davası denir.
Bu dava, kişinin nüfus kaydındaki maddi bir hatanın giderilmesini amaçlayan, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hakka dayanır. Sürecin doğru yönetilmesi ve hak kaybı yaşanmaması için hukuki prosedürlerin eksiksiz takip edilmesi büyük önem taşır.
Yaş Düzeltme Davası Şartları Nelerdir?
Bir kişinin yaş düzeltme davası açabilmesi için kanun ve Yargıtay içtihatları tarafından belirlenmiş bazı temel koşulları sağlaması gerekmektedir. Mahkeme, talebin kabul edilebilmesi için bu şartların varlığını titizlikle inceler.
Dava Açmak İçin Gerekli Temel Koşullar
- Haklı Bir Gerekçe Olmalı: Yaş düzeltme talebi keyfi olmamalı, haklı ve geçerli bir nedene dayanmalıdır. Örneğin, kişinin nüfusa gerçek doğum tarihinden çok sonra veya yanlışlıkla farklı bir tarihte kaydedilmiş olması gibi durumlar haklı neden sayılır.
 - Kişinin Dış Görünüşü ile Talep Ettiği Yaş Uyumlu Olmalı: Mahkeme, davacının fiziksel görünümünün talep ettiği yaş ile tutarlı olup olmadığını göz önünde bulundurur. Bu durum genellikle bir hekim raporu ile de desteklenir.
 - Resmi Kayıtta Doğum Yapılmamış Olması: Kişinin hastane, doğumhane gibi resmi bir sağlık kurumunda doğmuş olması durumunda, bu kurumların kayıtları kesin delil niteliği taşıyacağından yaş düzeltme davasının kabul edilmesi oldukça zordur. Genellikle evde doğan kişiler için bu dava yolu daha açıktır.
 - Düzeltilmesi İstenen Yaşta Bir Kardeşin Bulunmaması: Nüfus kayıtlarına göre, davacının talep ettiği doğum tarihinde başka bir kardeşinin (özellikle ikizinin) bulunmaması gerekir.
 
Yaş Düzeltme Davası Süreci Nasıl İşler?
Yaş tashihi davası, belirli usul kurallarına göre yürütülen bir hukuki süreçtir. Sürecin doğru başlatılması ve takip edilmesi, davanın sonucu üzerinde doğrudan etkilidir.
Yetkili ve Görevli Mahkeme
Yaş düzeltme davalarında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi‘dir. Yetkili mahkeme ise, davayı açan kişinin yerleşim yerindeki (ikametgahının bulunduğu yer) Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Dava dilekçesi bu mahkemeye sunularak süreç başlatılır.
Dava Sürecinin Adımları
- Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Hukuki gerekçelerin, delillerin ve talebin açıkça belirtildiği bir dava dilekçesi hazırlanır.
 - Delillerin Sunulması: Dilekçe ekinde tanık listesi, varsa okul kayıtları, fotoğraflar gibi mevcut deliller sunulur.
 - Mahkemenin İncelemesi: Mahkeme, davacıyı tam teşekküllü bir hastaneye sevk ederek kemik yaşının (kemik radyolojisi) tespit edilmesini talep eder. Kemik yaşı tespiti, özellikle 25 yaş altındaki kişiler için önemli bir delildir.
 - Tanıkların Dinlenmesi: Duruşmada, davacının doğumuna şahitlik eden veya yaşı hakkında kesin bilgi sahibi olan tanıklar dinlenir.
 - Karar Aşaması: Mahkeme, sunulan tüm delilleri (bilirkişi raporu, tanık beyanları, diğer belgeler) bir bütün olarak değerlendirir ve talebin haklı olduğuna kanaat getirirse davanın kabulüne ve nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesine karar verir.
 
Yaş Düzeltme Davasında Kullanılabilecek Deliller
Davacının, kimlikte yazan yaşın yanlış olduğunu ve gerçek yaşının iddia ettiği yaş olduğunu ispatlaması gerekir. Bu ispat için çeşitli delillerden faydalanılabilir:
- Kemik Yaşı Tespiti Raporu: Mahkemenin talebiyle hastaneden alınan ve kişinin kemik gelişimine göre yaşını belirleyen bilimsel rapordur.
 - Tanık Beyanları: Kişinin doğumuna tanıklık etmiş veya bu konuda net bilgi sahibi olan kişilerin (akrabalar, komşular vb.) ifadeleri önemli bir delildir. Akrabaların tanıklığı geçerlidir.
 - Nüfus Kayıtları: Ailedeki diğer bireylerin doğum tarihleri ve sıralaması, çelişkileri ortaya koymak adına kullanılabilir.
 - Okula Başlama Kayıtları: Kişinin ilkokula başladığı tarihteki yaşı, hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ediyorsa güçlü bir delil olabilir. (Örn: Nüfusa göre 3 yaşında okula başlamış görünmek).
 - Askerlik Belgeleri: Askerlik muayenesi sırasında yapılan yaş tespitleri de delil olarak sunulabilir.
 
Yaş Düzeltme Davaları Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Yaş düzeltme davası kimler tarafından açılabilir?
Bu dava, yaşının düzeltilmesinde hukuki yararı bulunan kişinin kendisi tarafından açılabilir. Eğer kişi reşit değilse (18 yaşından küçükse), dava velisi (anne-babası) veya vasisi tarafından açılır.
Yaş düzeltme davası kaç kez açılabilir?
Geçmişte bu davanın sadece bir kez açılabileceğine dair bir kural bulunmaktaydı. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin bu hükmü iptal etmesiyle birlikte, haklı ve yeni bir sebebin varlığı halinde aynı kişi tarafından ikinci kez yaş düzeltme davası açılması mümkün hale gelmiştir.
Yaşın ne kadar büyütüleceği veya küçültüleceğine dair bir sınır var mıdır?
Hayır, yaşın ne kadar düzeltileceğine dair bir alt veya üst sınır bulunmamaktadır. Önemli olan, sunulan delillerle gerçek yaşın mahkeme önünde kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ispat edilmesidir.
Yaş düzeltme davası ne kadar sürer?
Davanın süresi; mahkemenin yoğunluğuna, delillerin toplanma hızına ve özellikle kemik yaşı tespiti için hastaneden gelecek raporun süresine göre değişmektedir. Ortalama olarak 6 ay ile 1 yıl arasında sonuçlandığı söylenebilir.
2025 yılı için yaş düzeltme davası masrafları ne kadardır?
Dava açılırken ödenmesi gereken harç ve gider avansı bulunmaktadır. Bu tutarlar her yıl güncellenmekle birlikte, 2025 yılı için başlangıç masraflarının yaklaşık olarak belirli bir miktar civarında olması beklenmektedir. Kesin rakamlar için adli veznelerden bilgi alınabilir.
Yaş Düzeltme Davasında Avukatın Rolü ve Önemi
Yaş düzeltme davası, basit bir prosedür gibi görünse de usul kuralları, delillerin doğru sunulması ve hukuki argümanların etkin bir şekilde ileri sürülmesi açısından teknik bilgi gerektirir. Sürecin başından sonuna kadar bir avukat ile çalışmak; dilekçenin eksiksiz hazırlanmasını, doğru delillerin toplanmasını, duruşmaların usulüne uygun takip edilmesini ve sürecin en hızlı şekilde lehe sonuçlanmasını sağlar. Bu sayede olası hak kayıplarının önüne geçilmiş olur.
