Tapu iptali ve tescil davası açılırken hukuka uygun olmayarak hazırlanan bir tapunun bulunması gerekir. Tapular düzenlenirken kanuna uygun olmak zorundadır. Dava açılarak taunun hukuka uygun hale gelmesi sağlanmak istenmektedir.
Bu tür davalar mülkiyet hakkını ilgilendirmektedir. Mülkiyet hakkı ile olan bağlantısı nedeni ile de davanın sonuçlanması beklenmek zorundadır. Dava açan taraf bu nedenle dava sonuçlanana kadar beklemek zorundadır.
Kişilerin ayni haklarının ihlal edilmesi durumunda bu tür davalar açılır. Ayni hakkı ihlal edilen kişiye mülkiyet hakkının teslim edilebilmesi için açılan bu davalarda kesin hüküm açıklanana kadar beklenir.
İçindekiler
- 1 Tapu İptali ve Tescil Davası Açma
- 2 Tapu İptali ve Tescil Davası Hangi Mahkeme?
- 3 Tapu İptali ve Tescil Davası Hukuki Ehliyetsizlik Vekalet Yetkisinin Kötüye Kullanılması
- 4 Tapu İptali ve Tescil Davası Sahte Vekaletname
- 5 Tapu İptali ve Tescil Davası Muris Muvazaası
- 6 Tapu İptali ve Tescil Davası Kazandırıcı Zamanaşımı ve Zilyetlik
Tapu İptali ve Tescil Davası Açma
Tapu iptali ve tescil davası açılacağı zaman kişinin ayni haklarının ihlali gerekçesine dayanılması gerekir. Bu durumda da mahkemeye dilekçe vermek sureti ile hukuk yoluna başvurulur. Tapu iptaline ilişkin bir dava açılacaksa tapu kaydında taşınmazın mülkiyet hakkına sahip olan kişiye karşı açılması gerekmektedir.
Bu dava açılırken malikin vefat etmiş olması durumunda ise malikin mirasçıları devreye girmektedir. Murisin mirasçılarının sorumlu olacağı bu dava ile mülkiyet hakkı korunmak istenir. Tapu kaydında üçüncü kişiye ait bir ayni ya da şahsi hakkın kaldırılması için bir talep oluştuğunda tapu kaydında yer alan hak sahibine de dava açılması gerekmektedir.
Tapu İptali ve Tescil Davası Hangi Mahkeme?
Tapu iptali ve tescil davası açılmak istendiğinde taşınmazın bulunduğu yer mahkemesine başvuru yapılması zorunludur. Bu tür davalara bakan mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Bu tür davaların birçok nedene dayanılarak açılabilmesi mümkün olmaktadır.
Tapu iptali ve tescil davasının açılabilmesi için bazı nedenlere gerek duyulur. Hukuki ehliyetsizlik bu nedenlerden biridir. Muris muvazaası oluştuğunda dava açılabilmektedir. Muris muvazaası olarak adlandırılan durum ise mirastan mal kaçırmadır.
Bu tür davalarda nedenler arasında vekalet yetkisinin kötüye kullanılması da yer alır. İmar uygulamaları sırasında ortaya çıkan durumlara istinaden de tapu iptali ve tescil davası açılabilmektedir.
Tapu iptali ve tescil davası için neden olan olaylar arasında aile konutu ve zilyetlik gibi durumlar da yer alabilmektedir. Bu nedenler ortaya çıktığında hukuk yoluna başvurulması gerekir ve Asliye Hukuk Mahkemeleri aracılığı ile dava açılabilir.
Tapu İptali ve Tescil Davası Hukuki Ehliyetsizlik
Tapulara ilişkin tescil ve iptal davası açılırken bazı gerekçelerin varlığına ihtiyaç duyulmaktadır. Bunlardan biri de hukuki ehliyetsizliktir. Tapuda yapılan işlemler sırasında taşınmazların devir işlemleri sırasında herkesin fiil ehliyetine sahip olması zorunludur.
Bu durumda kişi 18 yaşını doldurmuş olmalıdır. Kişilerin fiil ehliyetini kaybetmesi çeşitli biçimlerde olabilir. Akıl sağlığının yerinde olmaması, yırt etme gücünden yoksunluk gibi pek çok gerekçe fiil ehliyetin yoksunluğu olarak görülebilmektedir.
Tapu iptali ve tescil davası fiil ehliyetine sahip kişilerin yaptığı gayrimenkul satışları karşısında açılabilen davalardan biridir. Ehliyetsizlik nedeni ile gayrimenkul satış işleminin iptaline yönelik dava açılırken tapu devir işleminin hukuka uygun olarak yapılmadığının ispatlanması için delillere gerek duyulur.
Tapu İptali ve Tescil Davası Hukuki Ehliyetsizlik Vekalet Yetkisinin Kötüye Kullanılması
Tapu iptali ve tescil davası açılırken vekalet yetkisinin kötüye kullanılması nedenine de dayandırılabilir. Vekalet adı verilen belgeler vekalet veren tarafından vekil olarak tayin edilen kişilere noter kanalı ile verilebilmektedir. Vekalet alanın birtakım yükümlükleri yerine getirirken vekilin iradesine göre hareket etmesi zorunludur.
Vekalet veren ile vekalet alanın arasında yapılmış olan bir sözleşme olması durumunda sözleşme hükümlerine göre hareket edilmesi gerekmektedir. Tapu iptal ve tescil davası açılırken üçüncü kişi olan alıcı kişi aleyhine dava açılmaktadır.
Tapu İptali ve Tescil Davası Sahte Vekaletname
Taşınmaz devri yapılırken bazı durumlarda sahte vekaletname ile hareket edilebilmektedir. Sahte vekaletname ile yapılan taşınmaz devirleri ise geçersiz olarak kabul edilir. Hukuki açıdan bu işlemin bir hükmü olmamaktadır.
Tapu iptali ve tescil davası açılırken kayıt malikinin sahte vekaletname ile yapılmış işlemler karşısında hukuk yoluna başvurması mümkün olur. Bunun yanında taşınmazı sahte vekaletname yolu ile devralan kişinin taşınmazı üçüncü bir kişiye devri gerçekleşmişse bu durumda üçüncü kişinin iyiniyetli taşınmaz iktisabı korunacaktır.
Tapu İptali ve Tescil Davası Muris Muvazaası
Mirastan mal kaçırma olarak da bilinen muris muvazaası mirasçılarla muris arasında ortaya çıkan durumları ilgilendirmektedir. Mirasçılar tereke üzerinde belirli bir miras hakkına sahiptir. Bununla birlikte bazı durumlarda mirasçıların miras hakkı üzerinde miras bırakan tarafından hileli işlemler yapılabilmektedir. Miras hukuku kapsamında muris muvazaası olarak tanımlanan bu durum hukuki sonuçlar doğurabilmektedir.
Tapu iptali ve tescil davası muris muvazaası sebebi ile de açılabilmektedir. Miras bırakan hile yoluna başvurmak sureti ile gayrimenkul devri gerçekleştirdiğinde miras bırakanın mirasçılardan mal kaçırma amacı ile hareket edip etmediğine bakılması gerekmektedir.
Bu tür davalar sırasında miras bırakanın hakkaniyet ölçüsünde hareket edip etmediği önemli hale gelmektedir. Ayrıca muris muvazaası davalarında denkleştirme yapıp yapmadığı da dikkate alınacaklar arasında yer almaktadır.
Tapu İptali ve Tescil Davası Kazandırıcı Zamanaşımı ve Zilyetlik
Tapu iptali ve tescil davası ile ilgili olarak dava açma sebeplerinden biri de kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik konusudur. Bir gayrimenkul tapu kütüğünde kayıtlı değilse ve aralıksız ve davasız olarak 20 yıl boyunca kişi malik sıfatı ile bu gayrimenkulü zilyetliğinde bulundurduğunda kişi gayrimenkule ilişkin kendi adına tapu kütüğüne mülkiyet hakkının işlenmesini talep edebilmektedir.
Kazandırıcı zamanaşımı olarak adlandırılan durum taşınmazın mülk sahibinin kim olduğunun anlaşılamadığı durumlarda veya 20 yıl önce kişi hakkında gaiplik kararı verildiğinde ortay çıkmaktadır. Bu tür bir durumla karşılaşıldığında kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik uygulamasına gidilebilmektedir.
Tapu İptali ve Tescil Davası Aile Konutu Şerh
Tapu iptali ve tescil davası açılırken aile konutu şerhi ile ilgili olarak eşlerden birinin rızası dışında gerçekleşmiş gayrimenkul devri söz konusu olmalıdır. Gayrimenkulün üçüncü kişiye devredilmiş olması gerekir. Bu durumda dava açılabilmektedir.
Bu haktan yararlanmak isteyen gayrimenkulün sahibi olmayan eş tapu müdürlüğüne başvurduğunda ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması talebini ilettiğinde hukuken haklı konuma gelecektir. Aile konutu üzerinde bu tür bir şerh olmasına rağmen satış gerçekleştiğinde tapu iptal ve tescil davası açılarak geçersizlik sağlanabilmektedir.
Tapu iptal ve tescil davaları konusunda tapu ve gayrimenkul avukatı konusunda uzman avukatlardan hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti almanız haklarınızın korunması açısından önem arzedecektir. Bu konuda bizlere iletişim kısmından ulaşabilirsiniz.