İhbar, belirsiz süreli iş sözleşmelerinin işçi veya işveren tarafından herhangi bir sebebe dayanmaksızın feshedileceğinin karşı tarafa bildirim süresi içinde bildirilmesidir. İhbar tazminatı ise, bu sürelere uymadan sözleşmeyi fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken ücrettir.
İçindekiler
- 1 İhbar Nedir?
- 2 İhbar Süresi Ne Kadardır?
- 3 İhbar Tazminatı Nedir?
- 4 İhbar Tazminatı Nasıl Hesaplanır?
- 5 İhbar Tazminatı Hesaplama
- 6 İhbar Tazminatı Hesaplama Koşulları
- 7 İhbar Tazminatı Hesaplaması
- 8 İhbar Tazminatında Zamanaşımı
- 9 İhbar Tazminatında Faiz
- 10 İhbar Tazminatının Zamanında Ödenmemesi Durumunda Uygulanacak Faiz Nedir?
- 11 İhbar Tazminatında Zamanaşımı Süresi Ne Kadardır?
- 12 İhbar Tazminatı Yargıtay Kararları
İhbar Nedir?
4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesine göre, ihbar, belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce veya süreli olarak feshedilmesinde tek taraflı irade beyanıyla karşı tarafa yapılan bildirimdir. Bu nedenle, iş sözleşmesinin bu şekilde feshedilmesine bildirimli fesih de denilmektedir.
İhbar Süresi Ne Kadardır?
İhbar süresi, işçinin işyerinde çalıştığı süreye göre değişmektedir. İhbar süreleri, İş Kanunu’nun 17. maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre, iş sözleşmeleri;
- İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,
- İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,
- İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
- İşi üç yıldan fazla sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra feshedilmiş sayılır.
Bildirim süreleri; işi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta, işi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta, işi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta, işi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz haftadır. Ancak bu süreler, sözleşmeler ile artırılabilir (İK md.17/3).
Bildirim süreleri içinde işçinin çalışmaya devam etmesi, işverenin de işçiyi çalıştırması gerekir ve tarafların iş sözleşmesinden doğan hak ve borçları devam eder. İhbar süreleri içinde işveren işçiye günlük 2 saat iş arama izni vermelidir. Bildirim süreleri geçtikten sonra, iş sözleşmesi feshedilmiş sayılmaktadır.
İhbar Tazminatı Nedir?
Bildirim sürelerine uyulmadan yapılan fesih “usulsüz süreli fesih” olarak adlandırılır. Bu durumda, bildirim şartına uymayan taraf, diğer tarafa “ihbar tazminatı” ödemek zorundadır. İş Kanunu md.17’de açıkça “bildirim şartına uymayan taraf” dendiği için, işçi de sürelere uymadığı takdirde bu tazminatı ödeyecektir.
Yargıtay kararlarında, ihbar tazminatı, iş akdinin feshine muhatap olan taraf lehine iş güvencesi olarak düzenlenen, bildirim süresine bağlı götürü bir tazminat şeklinde tanımlanmıştır.
Deneme süresi içinde yapılan fesihte, ihbar tazminatı hakkı doğmaz.
İhbar Tazminatı Nasıl Hesaplanır?
İş Kanunu’nun 17. maddesinde ihbar tazminatının, “bildirim süresine ilişkin ücret tutarında” ödeneceği hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay’a göre, ihbar tazminatının miktarı, bildirim süresini karşılayan gün sayısının, kıdem tazminatı hesabına esas alınan günlük giydirilmiş son brüt ücretle çarpımı suretiyle belirlenir. Brüt ücretten anlaşılması gereken ise, işçinin eline geçen net miktar olmayıp, söz gelimi, sendika aidatı, sigorta primi ve vergi gibi kesintiler düşülmeden gerçekleşen ücret tutarıdır.
İhbar tazminatı hesaplanırken çıplak (temel, asıl) ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulmalıdır (İK md.17/7). Yani, ihbar tazminatı geniş anlamda ücret üzerinden hesaplanır. Ancak kıdem tazminatında olduğu gibi, ihbar tazminatında da, devamlılık arz eden ödemeler nazara alınır.
Bildirim süreleri sözleşmeler ile artırılmış, tazminat, bu sürelere göre hesaplanmalıdır. Sözleşmelerle doğrudan ihbar tazminatının artırılması da mümkündür.
İhbar Tazminatı Hesaplama
İhbar tazminatı hesaplama işlemi iş akdinin tek taraflı olarak feshedildiği durumlarda gerekli olabilir. İş akdi tek taraflı biçimde feshedildiğinde fesheden tarafın ödemek zorunda kalabileceği bir tazminat türüdür. Bu tazminatı işverenin yanı sıra işçi de ödemek durumunda kalabilir. Haksız bir nedenle iş akdi sonlandığında ihbar tazminatı talep edilebilir.
İşçi veya işveren iş akdini feshedeceği zaman bunu yazılı olarak bildirmek zorundadır. Haksız bir nedenle feshedilen ve yazılı bildirim yapılmayan iş akitleri söz konusu olduğunda ihbar tazminatı hakkı doğar. İş sözleşmelerinde yer alan deneme süreleri için ihbar tazminatı hakkı uygulanmaz.
İhbar Tazminatı Hesaplama Koşulları
İhbar tazminatı hesaplama yapılırken bazı şartların yerine getirilmiş olması gerekir. Bu koşullar sağlanmadığında tazminat hakkı doğmaz. İhbar tazminatının düzenlenme amacı işçi ya da işveren mağduriyetini önlemektir. İş Kanunu uyarınca çalışma barışının sağlanması amaçlanırken tarafların hakları da güvence altına alınmak istenir.
İhbar tazminatına ilişkin bir hak doğabilmesi için gerekli olan koşullar şunlardır:
- Belirsiz süre ile yapılmış iş sözleşmeleri,
- Yazılı olarak yapılmış fesih bildirimi,
- Fesih bildiriminde haklı bir nedene dayanma,
- Yasal süresi içinde yapılmış fesih bildirimi.
İşçi ya da işvereni ilgilendiren bu koşulları taraflardan herhangi biri sağladığında ihbar tazminatı almaya hak kazanır. Bu uygulama ile işçi veya işverenin mağdur olması önlenir.
Fesih Bildirim Süreleri
İşçi 6 aydan az süredir çalışıyor ise fesih bildirim süresi 2 haftadır. 6 ay-1,5 yıl aralığında çalışan işçi için fesih bildirim süresi 4 hafta olurken 1,5-3 yıl aralığı için bu süre 6 haftadır. 3 yıl ve üzeri çalışma sürelerinde 8 haftalık fesih bildirim süresine uyulması gerekir.
İhbar Tazminatı Hesaplaması
İhbar tazminatı hesaplama aşağıdaki yöntemle yapılmaktadır:
- İşçinin ücreti kıdem tazminatında olduğu şekli ile giydirilmiş ücret olarak belirlenmektedir,
- Ücret sözleşme uyarınca artırıldığında yasal ihbar önellerine bakılır,
- İhbar tazminatı hesaplanacağı zaman damga vergisi ve gelir vergisi dışında başka bir kesinti uygulanmaz.
İhbar Tazminatında Zamanaşımı
İhbar tazminatı hesaplama yapılmadan önce zamanaşımı sürelerinin de doğru anlaşılması gerekir. İşçi ya da işveren açısından hak doğabilmesi için ihbar tazminatı ile ilgili davalar hakkında zamanaşımı süresine uyulması icap eder.
İhbar tazminatı ile ilgili davalarda geçmişte zamanaşımı süresi olarak kabul edilen 10 yıllık süre yeni düzenlemeler uyarınca değiştirilmiştir. Bu süreler 25.10.2017 tarihinden sonra yeniden belirlenmiştir. Bu tarihten sonra yapılmış fesihler söz konusu ise ihbar tazminatı alacağı zamanaşımı süresi 5 yıldır.
İşçi ve işveren arasında oluşan uyuşmazlıklarda arabuluculuk hizmeti alındığında bu süreye arabuluculukta geçen zaman da eklenir. İhbar tazminatları ile ilgili olarak zamanaşımı başlangıç tarihi fesih tarihi baz alınarak hesaplanır. Bu tür işlemler için hukuki danışmanlık alınması tarafların hak kayıplarının engellenebilmesi açısından da ayrı bir önem taşır.
İhbar Tazminatında Faiz
İhbar tazminatı hesaplama işlemleri ile ilgili olarak bilinmesi gereken bazı detaylar vardır. İhbar tazminatı davası açılacaksa dava zamanaşımı süresi ve faiz konusu dikkate alınmak zorundadır. İhbar tazminatında faiz hesaplaması yapılacaksa işverenin temerrüde düşmüş olması gerekir.
İhbar tazminatında uygulanması gereken faiz oranı değişen oranlar baz alınarak hesaplanırken bu yasal faiz olmak zorundadır. İşçi işe iade davası açtığında ve süresi içinde başvuru yapmasına rağmen işveren işçiyi işe başlatmazsa bu tarih fesih tarihi olur. Bu durumda da ihbar tazminatına istinaden faiz başlangıcı olarak işçinin işe başlayamayacağının açıklandığı tarihin ya da bir aylık işe başlatma süresinin sonunun dikkate alınması gerekir.
İhbar Tazminatının Zamanında Ödenmemesi Durumunda Uygulanacak Faiz Nedir?
İhbar tazminatının zamanında ödenmemesi halinde uygulanacak faiz konusunda yasada özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı, daha önce temerrüde düşürülmemişse dava tarihinden, ihtarname çekilerek temerrüde düşürülmüşse ihtarnamedeki sürenin bitimi tarihinin ertesi gününden itibaren yasal faiz yürütülür.
İhbar Tazminatında Zamanaşımı Süresi Ne Kadardır?
12.10.20217 tarihli ve 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 15. maddesiyle İş Kanunu’na eklenen ek 3. madde uyarınca; “iş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan tazminatın” zamanaşımı süresi 5 yıldır. Süre hesaplanırken zamanaşımının başladığı gün, yani fesih günü sayılmaz.
İhbar Tazminatı Yargıtay Kararları
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi E. 2017/6672, K. 2017/7343, T. 3.4.2017
“İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanun’un 24 ve 25. madde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanun’un 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir.”
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi E. 2016/12990, K. 2020/2336, T. 17.2.2020
“İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. İşçinin 1475 Sayılı Kanun’un 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.”
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E. 2016/14341, K. 2016/8697, T. 20.4.2016
“Kıdem ve ihbar tazminatı hesabında esas alınacak ücret, işçinin son ücretidir. Başka bir anlatımla, iş sözleşmesinin feshedildiği anda geçerli olan ücrettir. İhbar öneli tanınmak suretiyle yapılan fesihte önelin bittiği tarihte fesih gerçekleştiğinden, önelin bittiği tarihteki ücret esas alınmalıdır. Bildirim öneli tanınmaksızın ve ihbar tazminatı da ödenmeden (tam olarak ödenmeden) işverence yapılan fesih durumunda ise, bildirim öneli sonuna kadar işyerinde uygulamaya konulan ücret artışından, iş sözleşmesi feshedilen işçinin de yararlanması ve tazminatının bu artan ücret esas alınarak hesaplanması gerekir.
Son ücret kavramı, işçinin iş ilişkisi kapsamında iş gördüğü ve ücrete hak kazandığı en son ücreti ifade eder. İş ilişkisinin askıya alınması ve askı süresi içinde iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gereken ücret, iş sözleşmesinin askıya alınmasından önce hak kazanılan son ücret olmalıdır.
Kıdem ve ihbar tazminatına esas alınacak olan ücretin tespitinde 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesinde sözü edilen asıl ücrete ek olarak işçiye sağlanan para veya para ile ölçülebilen menfaatler göz önünde tutulur. Buna göre ikramiye, devamlılık arz eden prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, kira, aydınlatma, servis yardımı, yemek yardımı ve benzeri ödemeler kıdem tazminatı hesabında dikkate alınır. İşçiye sağlanan özel sağlık sigortası yardımı ya da hayat sigortası prim ödemeleri de para ile ölçülebilen menfaatler kavramına dahil olup, tazminata esas ücrete eklenmelidir. Satış rakamları ya da başkaca verilere göre hesaplanan prim değişkenlik gösterse de, kıdem tazminatı hesabında genişletilmiş ücret kavramı içinde değerlendirilmelidir.”